Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Sağlık Bakanlığı Bilkent Yerleşkesi’nde, Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı sonrasında düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Kurban Bayramı’na yönelik tedbirlere ilişkin yaptığı görüşmenin sorulması üzerine Koca, dünkü görüşmede, bayram öncesi alınan tebdirler ve sonuçlarıyla bayram boyunca yapılacakları müzakere ettiklerini söyledi. Türkiye genelinde birtakım kısıtlamaların alınmasından ziyade, yer yer bölgesel farklılıkların bulunduğunu, bazı illerde artışlar yaşandığını ve piklerin yeni başladığını değerlendirdiklerini belirten Koca, “Dolayısıyla bölgesel alınabilecek tedbirlerin farklılık göstereceğini o nedenle de valiler başkanlığındaki il hıfzıssıhha kurullarının gerektiğinde radikal birtakım tedbirleri alma noktasında da görüşmelerimiz oldu.” ifadelerini kullandı.
Koca, İçişleri Bakanlığının tedbirlerle ilgili bugün veya yarın duyurular yapacağını bildirdi. Okulların açılmasına yönelik soruyu Koca, şöyle yanıtladı: “Okulların açılma takvimini Milli Eğitim Bakanımız açıkladılar 31 Ağustos. Okullar bu takvimde eğitime başlamış olacak. Ama bu eğitimin uzaktan, hibrit veya karma eğitim tarzında mı olacağı konusunda Bakanlık ile Bilim Kurulundaki arkadaşlarımız irtibat halinde çalışıyorlar. İller bazında bir farklılık söz konusu ise gerektiğinde o illere özel farklı yaklaşımlar da devreye girebilir.
Burada önemli olan eğitimin 31 Ağustos’ta başlayacak olması ama bu eğitimin uzaktan eğitim şeklinde mi bölgesel olarak farklı şeklinde mi bunun da önümüzdeki 1-2 hafta içerisinde açıklaması daha net yapılmış olur. Hem Milli Eğitim Bakanlığı hem de Bilim Kurulumuzun bu konuyla ilgili yetkili arkadaşları görüşme halindeler.” Koca, okullarda olası vakaların çıkması durumundaki tedbirlere yönelik soru üzerine, “Alınabilecek tedbirler de netleştiriliyor.
Örnek vereyim bir sınıfta bir öğrencinin pozitif olduğunu düşünün, pozitif olan bir vaka tespitinde o okulda ne gibi bir tedbir alınmalı, temas ettiği çocuklarla ilgili neler yapılmalı, karantina veya izolasyon kimlere uygulanmalı ve kimlere test yapılmalı önceden ateş dahil olmak üzere birtakım tedbirler alınmalı mı ne zaman hangi safhada alınmalı bunlar detaylandırılıyor. Bununla ilgili de zaten bilgilendirme yapılmış olacak.” diye konuştu.
Aşı çalışmalarına ilişkin soru üzerine Bakan Koca, şu bilgileri verdi: “Zannediyorum önümüzdeki 4-5 ay veya 6 ay yani aralık belki erken olabilir ama ocak, şubat, mart gibi yılın ilk çeyreğinde aşının geliştirilmesi mümkün olabilir gibi görünüyor. Çünkü son birkaç hafta epey mesafe kat eden ülkeler oldu. İngiltere bunlara örnek gösterilebilir. Amerika da benzer şekilde, Çin de aynı şekilde. Ama 1-2 ay sonra olacak beklentisi içinde olmamalıyız. Önümüzdeki 4-6 ay içerisinde zannediyorum bu konuda bir gelişme dünyada olabilir. Ülkemizde de biliyorsunuz bu anlamda 6 çalışma devam ediyor. Daha klinik insan çalışmaları safhasına gelinmedi.
Ona da zannediyorum eylül ve ekim ayında geçecek üniversitelerimiz veya merkezlerimiz olacak. Çin ve Rusya ile aşıyla ilgili ayrıca irtibat halindeyiz, bu konudaki gelişmeleri de iş birliğini de yakınen takip ediyoruz.” Koca, kan grubu üzerine yapılan çalışmalara ilişkin soruyu Bilim Kurulu Üyesi Ateş Kara’nın cevaplamasını isteyerek, “A kan grubunda risk biraz daha yüksek gibi 0 kan grubunda biraz daha düşük gibi. Bu da o kan grubu antijenleri sunumuyla virüsün hücre içerisine girişindeki ilişkiden. Ama bu risk böyle ’Ben 0 kan grubuyum bana bir şey olmaz’ gibi değil.
Sadece çok küçük bir fark yaratıyor o kadar. Ama onun dışında öyle çok ciddi ’Ben 0 kan grubuyum bana herhangi herhangi bir sıkıntı gelmez, ben maske takmayabilirim veya ben mesafeyi dikkat etmeyebilirim’ gibi asla ve asla değil.” diye konuştu.
153 bin kişi üzerinde yapılan bağışıklık haritası çalışmasına ilişkin Koca, “Bizim özellikle çok geniş yaptığımız, TUİK ile birlikte, saha araştırması bitti. Bu araştırmada, çalışmada pozitiflik oranı yüzde 0,26 yani 10 binde 26, 10 bin kişi de 26 kişi pozitif olarak aramızda dolaşıyor demektir, belirtisi olmuş olsa zaten o durumda müracaatı yapmış olur.
Bu dediğimiz belirtisi olmayan, aramızda belirtisi olmayan 10 binde 26 kişinin dolaştığını dolayısıyla mesafe ve maskenin ne kadar önemli olduğunu göstermek açısından da çok önemli. Bazı illerimizde bu durum farklılık gösterebiliyor.” bilgisini paylaştı.
Koca, bağışıklığın ise yüzde 0,8 olduğunu belirterek, şunları kaydetti: “Yani binde 8, 10 binde 80 şeklinde. Bunun da çok yüksek olmadığını görüyoruz. Yani toplumda yüksek oranlı bu hastalığı geçirmediğini gösteren bir durum. Bağışık oranımız son derece düşük. Yani ortalama bir toplumun bağışık olabilirliği yüzde 60-65 oranı ile mümkün olduğu bilinir.
Dolayısıyla yüzde 60-65 oranın da bu salgının bu şiddetiyle 0,8 isek gerisini siz düşünün. Yani normal geçirme ile toplum bağışıklığı ile bunun oluşamayacağını görmüş oluyoruz. Aşı çıkmadan bunu elde etmenin kolay olmayacağı görülmüş oluyor. O nedenle de toplumda şurası çok önemli 10 bin kişi de 26 kişinin belirti göstermeden aramızda dolaştığını bilelim. Maske, mesafe ve el hijyenine ne kadar önem vermemiz gerektiğini de gösteren önemli bir tablo.”
AA