Arjantinli bir işçi ailesinin çocuğu olarak doğan Diego Maradona ilk futbol sözleşmesini 15 yaşında imzalamıştı. Verdiği ilk röportajda şöyle demişti: “İki hayalim var. Biri Dünya Kupası’nda oynamak. Diğeri de kupayı kazanmak.”
Bu hayalini gerçekleştirmesi 10 yılını aldı. 1986’da ülkesi Arjantin’e Dünya Kupası’nı kazandıran golü de kendisi atmıştı. Çıktığı 491 maçta 259 gol atan Maradona, futbola formasının vazgeçilmezi ‘10 Numara’ efsanesini kazandırdı. ‘Yüzyılın futbolcusu’ olan Maradona, sahadaki dehasını özel hayatına taşıyamadı. 37 yaşında futbolu bıraktı.
Kokain ve alkol bağımlılığı, fazla kiloları, yasak aşkları nedeniyle başı dertten kurtulmadı. Yaşadığı hızlı hayat ona birçok sağlık sorunu getirdi. Bu ay başında geçirdiği beyin kanaması ameliyatıyla ölümden dönmüştü. Taburcu edildikten sonra iki haftadır evinde olan Maradona’nın yanında bir hemşire vardı. Dinlenmeye çekileceğini söyledi.
En son yeğeni Johnny Esposito’ya “Kendimi iyi hissetmiyorum” demişti. Hareketsiz olduğu anlaşılınca ambulans çağrıldı. Ancak fayda etmedi. 60 yaşında kalp krizinden öldü. Ambulansın 30 dakika geç geldiği iddiası Arjantinlileri öfkelendirdi.
Avukatı, Maradona’ya müdahalenin soruşturulmasını istedi. “Son 12 saatinde sağlanması gereken tıbbi destek yoktu” dedi. Maradona’nın dün Buenos Aires’teki başkanlık sarayına getirilen tabutu ziyarete açıldı. Pandemiye rağmen 1 günde 1 milyon kişi önünden saygı geçişi yaptı. Uzun süre futbol oynadığı İtalya olmak üzere birçok ülkede Maradona için anma törenleri düzenlendi.
Maradona’nın sansasyonel hayatı nedeniyle şimdi ailesini bir miras savaşı bekliyor. Çocukluk aşkı Claudia Villafane’den iki kızı var. Üç ayrı kadından da üç çocuğu daha var. Ancak altı kişi daha Maradona’nın çocuğu olduğunu söylüyor. Mirasını kimlere bıraktığı henüz bir sır.
1986’daki Dünya Kupası’nı İngiltere’yi yenerek kazanması, siyasi olarak da sembolik bir anlam taşıyordu. Ülkesinin Falkland Adaları savaşını İngiltere’ye kaybetmesinden 4 yıl sonra gelen kupa, dönemin ‘Demir Yumruk’ lakaplı İngiltere Başbakanı Margaret Thatcher için de hezimet anlamındaydı.