Uzay Diplomasisi ve Uluslararası İlişkiler Uzmanı Dr. Aurelie Trur Mirahmetoğlu, uzay çağının 1957 yılında Sovyetler Birliği’nce insan yapımı ilk bilimsel uydu Sputnik’in yörüngeye yerleştirilmesiyle başladığını belirtiyor. Türkiye’nin uzayın keşfine ilgisinin 1970’lerde diplomatik yollarla oluştuğunu vurgulayan Mirahmetoğlu, Türkiye’nin uzay politikasının bel kemiğini oluşturacak adımların atılmasının önemine dikkat çekiyor.
Mirahmetoğlu, Türkiye’nin uzay keşfi alanında yüksek potansiyele sahip olduğunu belirtiyor ve Türkiye’nin artan yetenekleri ve işbirlikleri ile uzay endüstrisindeki rolünün güçlendiğine dikkat çekiyor. Türkiye’nin Uluslararası Uzay Kongresi’ne ev sahipliği yapacak olmasının işbirliği fırsatlarını artıracağını vurguluyor.
Türkiye’nin uzay programındaki başarılarını değerlendiren Mirahmetoğlu, Türkiye’nin komşu ülkeler ve bölgedeki diğer ülkeler tarafından örnek alındığını belirtiyor. Türkiye’nin uzay diplomasisi çabalarının geleceği parlak gözüktüğünü ifade ediyor.
Mirahmetoğlu, Türkiye’nin uzay çalışmalarında işbirliğinin önemine vurgu yaparak, Türkiye’nin uluslararası uzay anlaşmalarına katılımının artması gerektiğini belirtiyor. Türkiye’nin, Asya Pasifik Uzay İşbirliği Örgütü (APSCO) gibi organizasyonlar aracılığıyla uluslararası uzay projelerinde daha büyük bir rol oynama fırsatına sahip olduğunu söylüyor.