Yıllar içinde sosyal ağ devlerinin kullanıcı verilerini toplama ve işleme yöntemleriyle ilgili pek çok yazı yazdık. Ancak kullanıcıların büyük çoğunluğu şimdiye kadar veri güvenliği ve gizliliği konusunda önlem almaya yanaşmadı. WhatsApp’ın bu hafta duyurduğu gizlilik politikası ise; belki de yıllar önce başlaması gereken bir kaygıyı gündeme taşıdı.
WhatsApp’ın 8 Şubat’ta yayına alacağı gizlilik politikası, Facebook ve WhatsApp verilerini birleştirecek. Bu birleştirme ile kullanıcılar Facebook Pay gibi Facebook servislerini WhatsApp’ta kullanabilecek. Bununla birlikte Facebook ekosisteminden reklam ve tanıtım içerikleri de WhatsApp’ta gösterilmeye başlayacak. 4 Ocak’ta güncellenen Gizlilik İlkeleri’nin tamamını WhatsApp yardım merkezinden inceleyebilirsiniz.
WhatsApp bu hafta yayınladığı bir bildirimle kullanıcılara Güncellenen Gizlilik İlkesi’ni kabul veya rededilmesi için 8 Şubat’a kadar zaman tanıdı. WhatsApp’ın yeni gizlilik ilkelerini kabul etmeyen kullanıcıların bu tarihten itibaren WhatsApp’ı kullanamayacağını da belirtelim.
WhatsApp’ın verdiği ültimatom, sosyal ağlarda ve kullanıcılar arasında ses getirdi. Kullanıcılar WhatsApp dışında yeni alternatifler aramaya başladı. Yeni ve güvenli bir uygulama arayan kullanıcılar, başka uygulamaları indirmeye ve WhatsApp’ı silmeye başladı.
Kullanıcıların tercih ettiği yeni uygulamalara geçmeden önce Facebook ve WhatsApp verilerinin birleştirilmesine yönelik geçmişte yaşananlara bakalım. Facebook ve WhatsApp verilerinin birleştirilmesi 2016’dan beri tartışılıyor. WhatsApp ve Facebook’un verileri birleştirmesindeki sakınca daha önce Avrupa Birliği gizlilik birimi tarafından da dile getirilmişti.
Avrupa Birliği’ne üye 28 ülkenin veri koruma yetkilileri olarak bilinen Madde 29 Çalışma Grubu, Facebook’a verdiği talimatta, Whatsapp’in kullanıcı verilerini Facebook ile paylaşması yönünde ciddi endişeleri olduğunu ve bu paylaşım politikasının kullanıcıların Whatsapp’e üye olurken kabul ettikleri kullanım koşulları ve gizlilik politikası içerisinde yer almadığını belirtti.
Çalışma grubu WhatsApp’e konu ile ilgili gerekli tüm bilgilerin en kısa zamanda kendilerine aktarılmasını ve şirketin kullanıcı verisi paylaşımını uygun yasal koruma temin edilene kadar durdurmasını istedi.
Birleşik Krallığın Bilgi Komisyonu Ofisi ise 2016 yılında Facebook ve WhatsApp’ın kullanıcı verilerini birleştirmelerine ve paylaşmalarına dair bir soruşturma açtı. 2018’de tamamlanan dava neticesinde; Bilgi Komisyonu Ofisi soruşturmayı sonlandırdığını duyurarak WhatsApp ve Facebook’un artık temel veri işlemesi dışında verileri hiçbir şekilde birbiriyle paylaşamayacağını belirtti.
O dönemde WhatsApp, Bilgi Komisyonu Ofisi ile veri paylaşımını konu alan bir taahhütname imzalamıştı.. Böylece WhatsApp, Facebook ile gelecekte kişisel veri paylaşımında bulunmayacağını halka açık bir şekilde taahhüt etmiş oldu. Eğer şirket bu taahhütnameyi imzalamasaydı ceza alacaktı.
WhatsApp’ın ültimatomunun ardından kullanıcılar, Telegram ve Signal’e kaçmaya başladı. Rusya merkezli Telegram, uygulama mağazasında ilk sıraya yerleşirken, Elon Musk’ın takipçilerine Signal’i önermesi, uygulamanın ciddi bir kullanıcı tabanıyla buluşmasını sağladı.
Güvenlik ve gizlilik özellikleriyle akla ilk gelen alternatif Telegram, gizli sohbet özelliği, kendi kendini yok eden ve sunucularda depolanmadığı iddia edilen mesajlar dikkat çeken en önemli özellikler arasında yer alıyor. Uygulamanın kurucusu Pavel Durov, aslında Facebook ve WhatsApp’tan farklı olarak verilerin gizliliğini savunuyor. Bu nedenle sürgünde yaşamak zorunda olan Durov’un uygulaması geçtiğimiz yıllarda ülkesinde yasaklandı. Üstelik bu yasağın sebebi Durov’un Rusya Gizli Servisi’ne şifrelenmiş mesajların anahtarını vermeyi reddetmesiydi.
Buna rağmen Telegram’ın da ticari bir girişim olduğunu unutmamak lazım. Yaklaşık 500 milyon kullanıcıya ulaşan Telegram, geçen ay gelir elde etmek için harekete geçti. Yayınladığı bir gönderi ile reklam platformu üzerinden Telegram’daki kanalların gelir elde edebileceğine değinen Pavel Durov, paralı özel çıkartmaların da gelir elde etme yollarından biri olacağını belirtti. Uzmanlar, şirketin gelir elde etme planları arasında Token çıkarmasının da ihtimal dahilinde olduğunu düşünüyor.
Durov blog yazısında WhatsApp’ın kurucu ortaklarına da göndermede bulundu:
“Biz, WhatsApp’ın kurucu ortakları gibi şirketimizi satmayacağız. Dünyanın özgür kalabilmek için; kullanıcılara saygı duyulan ve yüksek kaliteli hizmetin sağlandığı bir yer olan Telegram’a ihtiyacı var.
Signal, Edward Snowden’ın favori mesajlaşma uygulaması olarak tanınıyor. Mesajlaşma uygulamaları arasında en şeffafı Signal, tamamen açık kaynak kodlu. Bu sayede gizlilik ve güvenlik açıklıkları tüm uzmanlar tarafından sürekli iyileştirilebiliyor. Hatta, WhatsApp, uygulamasına eklediği şifreleme özelliği için Signal protokolünü kullanıyor.
Open Whisper Systems tarafından, tamamen kar amacı gütmeden geliştirilen Signal, tüm mesajlarınızı baştan uca şifreliyor ve bu, uygulamada varsayılan özellik olarak sunuluyor. Sunucularından metadata kaydı tutmayan Signal’ın, en fazla, kullanıcıların sunucusuna en son ne zaman bağlandığı bilgisini kaydettiği belirtiliyor. Bu da saat/dakika/saniye formatında değil, yalnızca gün bilgisi olarak giriliyor.
WhatsApp gizlilik güncellemesinin Twitter’a yansımasıyla birlikte. Elon Musk, Twitter’da bir gönderi paylaşarak takipçilerine Signal’i kullanmalarını önerdi.
Use Signal
— Elon Musk (@elonmusk) January 7, 2021
Bu açıklamanın ardından Signal’in kullanıcı tabanı ciddi bir artış yaşadı. Sensor Tower verilerine göre açıklamanın ardından 2 gün içinde Apple ve Google uygulama mağazalarından 100 bin kullanıcı Signal’i indirdi.
WhatsApp’ın ültimatomunun kullanıcı artışı sağladığı uygulamalar Telegram ve Signal ile sınırlı değil. Turkcell CEO’su Murat Erkan, bugün paylaştığı bir LinkedIN gönderisiyle yerli uygulama BiP’i son 24 saatte 1 milyon 124 bin kişinin indirdiğini açıkladı. Murat Erkan; “Operatör fark etmeksizin 192 ülkede Turkcell güvencesi ile kullanılan BiP’e tüm vatandaşlarımızı bekliyoruz.” dedi.
Twitter’da Murat Erkan’ın kullanıcıları BİP’e davet eden “Ne zaman geliyorsunuz?” paylaşımını yanıtlayan Koray Bahar Bip’in uygulama ve server kodlarını açık yayınlama talebini iletti. Signal’i örnek gösteren Bahar; hangi meta ve logları açıkça saklandığını paylaşılmasını önerdi.
WhatsApp’ta yaşanan kavimler göçü, belki de kişisel veriler konusunda herkesin bilinçlenmesi için ilk adım olacaktır. Farklı uygulamaların kullandıkları kişisel veriler, verileri nerede tuttukları, servis sağlayıcıların kaydettiği kullanıcı verileri bunları kimlerle paylaştığı ve bu yönde ne kadar transparan olduğu gibi uzayan bir listenin gözden geçirilmesi yönüyle başlangıç olmasını umut ederiz.