SSK’lı olarak çalışırken doğum yapan kadınlar, analık izni sonrasında birinci doğumda 2 ay (15+15 gün), ikinci doğumda 4 ay (15×4=60 gün), sonraki doğumlarda ise 6 ay (15×6=90 gün) süreyle yarım gün (part-time) çalışıp devletten maaş desteği alabiliyor. Engelli çocuğu olanlarda ise bu süre 12 ay boyunca uygulanıyor. Çoğul gebelikte normal süreye 30’ar gün ekleniyor. Kadın isterse haftalık çalışma süresi olan 45 saati ikiye bölebiliyor. Bunu her gün kullanabileceği gibi haftanın belli günleri de çalışabiliyor.
Yarım gün çalışan annenin maaşının yarısını patron veriyor. Eğer ilk çocuk ise devlet de brüt asgari ücret üzerinden her ay 15’er günlük (günlük 98.10 lira) ödeme yapıyor. Bu ödeme de asgari ücret arttıkça yükseliyor. Bu yıl için 15 günlük tutar 1.460 lira. 30 gün üzerinden hesaplarsak toplam ödeme 2.920 lira oluyor. Anne asgari ücretle çalışıyorsa patron da her ay 1.162 lira ödeme yapıyor. Böylece sadece ilk doğumda yarım gün çalışan annenin eline toplamda 5.244 lira geçmiş oluyor.
Yasaya göre, yarım çalışma uygulamasından, doğum yapan kadın ile 3 yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinen kadın veya erkek yararlanabiliyor. Bu şartlara sahip olanların, sağlanan imkandan yararlanabilmesi için öncelikle çalıştıkları iş yerlerine dilekçeyle başvurması gerekiyor. İşverenin, işçinin yarım çalışma talebini engelleme yetkisi bulunmuyor. İşveren, yarım çalışma yapacağı gün ve saat aralıklarını belirleyip işçiyi uygulama kapsamında çalıştırıyor.
1’inci doğum için: 2.920 TL
2’nci doğum için: 5.841 TL
Sonraki doğumlar için: 8.762 TL
Engelli doğum halinde: 17.524 TL
Not: İşveren de buna karşılık çalışan annenin o anki maaşının yarısını ödüyor.
Bu haktan yararlanmak için analık izninin yani 112 günlük sürenin bittiği tarihten itibaren 30 gün içerisinde en yakın İşkur şubesine ‘doğum ve evlat edinme sonrası yarım çalışma belgesi’ ile başvuruda bulunmak gerekiyor. Yarım çalışma ödeneğinden yararlanabilmek için temel şart, Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) kayıtlı işçi olmak ve doğumdan önce 3 yıl içinde çalışan adına SGK’ya en az 600 gün süre ile işsizlik sigortası primi yatırılmış olması gerekiyor. Çocuğun sağ olarak doğması ve yarım çalışma ödeneği alındığı sırada da hayatta olması da aranan şartlar arasında. Yarım çalışma ödeneği alanlar aynı zamanda genel sağlık sigortası kapsamında sayılıyor.
Halk tarafından çok bilinmiyor ancak sosyal güvenlik sistemi kadınlara olduğu kadar erkekler için de birçok avantaj sunuyor. Bunlardan biri sağlık. İşsiz kalan bir erkek isteğe bağlı sigorta yaptırmaz ve Genel Sağlık Sigortası için gelir testine girmese de sigortalı eşi üzerinden devlet destekli sağlık yardımı alabilir. Eş, Bağkurlu olsa dahi devlet destekli sağlık hizmeti alınabilir.
Kadın sigortalının;
Zorunlu veya isteğe bağlı sigortalı olmayan, evli olmayan, kendi çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan ve 18 yaşını doldurmamış, lise ve dengi öğrenim görenlerde (çıraklık eğitimi dahil) 20 yaşını doldurmamış, yüksek öğrenim görenlerde 25 yaşını doldurmamış çocukları.Ekim 2008’den önce anne-baba üzerinden sağlıktan faydalanmaya başlayan kız çocukları işe girdikleri veya evlendikleri tarihe kadar yaş durumuna bakılmaksızın bu haklarını devam ettirirler.
Zorunlu veya isteğe bağlı sigortalı olmayan, kendi çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan ve evli olmayan, yaşına bakılmaksızın malul olduğu tespit edilen çocukları.
Zorunlu veya isteğe bağlı sigortalı olmayan ve kendi çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan, geçiminin sigortalı kadın tarafından sağlandığı tespit edilen anne ve babaları, bakmakla yükümlü oldukları kişiler ücretsiz sağlık yardımından faydalanabilir.
Dul aylığı olarak tarif edilen ölüm aylığı genel olarak kadınlara ödenen bir para gibi algılanıyor. Fakat uygulamaya bakıldığında bunun için bir cinsiyet ayrımı bulunmuyor. Dolayısıyla eşi ölen bir erkek de ölüm aylığı alabiliyor. Burada kişinin çalışıyor ya da emekli olmasına da bakılmıyor. Aynen kadınlara ödendiği gibi şartlar oluşmuşsa erkeklere de ölüm aylığı veriliyor. Burada aylığın kesilmesine sebep olan tek değişiklik ise ikinci bir evlilik. Koca evlenmediği sürece eşinin maaşını alabiliyor. ‘
‘Dul aylığı’ adı ile sadece kadınların alabildiği algısıyla erkekler genelde başvurmuyor. Dolayısıyla ölüm aylığı alanların yüzde 95’ini kadınlar oluşturuyor. Oysa erkekler de rahatlıkla bu maaşa başvurabilir. Ölüm aylığı alabilmek için ölen eşin en az 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması şartı var. SSK’lı (4A) olanların en az 5 yıl sigortası, 900 gün primi varsa yine maaş bağlanıyor. Eşin çalışıyor olması ya da emekli olması durumunda aylıkta belli kesintiler yapılıyor.